Bilinç Frekans Düzeyleri

İnsan'ı Kamil olabilmek için gereken altı aşamadan bahsetmiştik. Bugünkü konumuz bu aşamalardaki bilinç frekans düzeyleri ile ilgili.

Evrende canlı veya cansız herşeyin bir titreşimi var. Bu titreşimlerle etrafımıza sürekli frekans yayıyoruz. Duygu ve düşüncelerimizin , bireysel ve toplumsal bilincin de bir frekansı var. Evrenin, yıldızların, bedenimizin,  hücrelerimizin olduğu gibi bakteri ve virüslerin de bir frekansı var.

Bedenimizin frekansı ile çatışan dalga boyları bizi hasta ediyor. Bunu önlemek için hücreyi doğal frekansına döndürmek gerekiyor.
(Konu ile ilgili Ses Dalgaları İle Bedeni Ve Zihni Şifalandırma yazısına bakabilirsiniz.)

Kısaca diyebiliriz ki sevgi dolu, huzurlu, merhametli, hoşgörülü, neşeli bir bireysek;
enerjimizi yükseltip fiziksel ve zihinsel olarak sağlıklı olurken, frekansımızı da yükseltiyoruz.

Dr. David Hawkins frekanslarla ilgili çalışmalar yapmış ve herşeyin bir frekansı olduğunu teyid etmiş bir bilim adamı. Ayrıca yüksek frekansın kendisinden daha düşük frekansları etkilediğini, bilinç frekansı 250 ve üzerinde yer alan bilinçlerin, düşük bilinç seviyesindeki insanları dengelediğini ve onların da frekanslarını yükselttiğini tesbit etmiş. Burada üzerinde durmamız gereken nokta yüksek frekansa sahip bilinç düzeyinin  düşük frekanslı bilinç düzeyi üzerindeki etkisi.

Bilinç düzeyi 200 frekansın  altında olan  kişiler, biz bunlara birinci boyuttaki insanlar da diyebiliriz.
(Bu konu ile ilgili olarak İnsan'ı Kamil Olabilmek İçin Geçmemiz Gereken Aşamalar yazısına bakabilirsiniz)
Düşük titreşimli, horgören, kindar, kınayan, kibirli, cezalandırıcı, intikamcı ve yorucu insanlardır ve bu duygular sebebiyle sürekli aşağı çekilirler. Aklın devre dışı olduğu, sorgulamadan yaşayan bu insanlar dünyada yaşayan insanların % 85 ini oluşturmaktadır.

İkinci boyutta uyanma başlamış olmasına rağmen bilinç düzey frekansı 300 ün altındadır. Zekanın yüksek olduğu ve dilediklerini gerçekleştirebilme gücüne sahip olunan bu evreyi geçiş devresi olarak değerlendirebiliriz.

Bugünkü konumuz bilinç frekans düzeyi 300 ün üzerinde olan ve varlıklarıyla dünya üzerinde farkındalığı artırabilen yüksek biliç boyutundaki insanlar.

Üçüncü boyut diyebileceğimiz, bilinç frekansı 300 e ulaşan umutlu ve uyumlu bu kişilerin akıl, mantık ve teknolojiye önem verdiklerini, farkındalığın arttığı bir dönemde olduklarını söyleyebiliriz. Bu bilinç düzeyindeki insanlar 200 bilinç seviyesinin altında olan 90 bin insanı dengeleyebilecek ve etkileyebilecek enerji frekansı yayıyor.

Dördüncü boyut diyebileceğimiz bilinç düzeyi 400 frekans olan sevgi enerjisi yayan, merhametli ve farkındalığı yüksek olan bu kişilerde bilinçlenme arzusu ve yüksek bir eğitim ihtiyacı gözlemlenebilir. Bu frekansta titreşen kişiler bilinç düzeyi frekansı 200 ün altında olan 400 bin kişiyi dengeleme ve etkileme gücüne sahip.

Beşinci boyut diyebileceğimiz büyük bir farklılaşma ve yükselmenin görüldüğü, neşe enerjisi ve sevgi  yayan 500 yüksek bilinç frekansı, bilinç düzeyi frekansı 200 ün altında olan 750 bin kişiyi etkiliyor ve dengeliyor.

Altıncı boyut diyebileceğimiz 600 bilinç frekansında olan, insan ve doğa sevgisiyle dolu, sevgi ve mutluluk yayan, huzur dolu yüksek bilinç enerji frekansı ile 10 milyon kişiyi etkiliyor ve dengeliyor.

Saf bilincin yaşandığı İnsan'ı Kamil ise yaydığı frekans ile 70 milyon insanı dengeleyip etkileme gücüne sahip.

Hawkins bilinç haritasında bu bilgileri daha detaylı inceleyebilirsiniz.

Bilinç düzeyimizi yükselterek kendi frekansımızı artırabiliyor, huzur içinde yaşarken birçok insanın bilinç seviyesinin yükselmesine de yardımcı oluyoruz aynı zamanda. Biz değişip yükseldikçe toplumsal bilinç de yükseliyor. Toplumsal bilinç dünya bilincini etkiliyor ve yükseltiyor. Herşey birbirine bağlı. Hepimiz birbirimize bağlıyız. Eskiden olsa görünmez bağlarla derdim ama artık bu bağlar görüntüleniyor, en küçük ses frekansları dahi ölçülebiliyor.
(Konu ile ilgili olarak Beynimizi Dışarıdan Gelen Olumsuz Enerjilere Karşı Koruyan Auramız ile ilgili yazıyı okuyabilirsiniz.)

Bilimin ışığı kadim öğretileri aydınlattıkça yolumuzda çok daha rahat ve kaygısız bir şekilde ilerliyoruz HEP BİRLİKTE.