Mevlana'dan Yaşam Öğütleri

Günleri say, servetini say, büyüklerini say...
Ama, yerinde sayma!

Eşini beğen, işini beğen, aşını beğen...
Ama, kendini beğenme!

Emek ver, kulak ver, bilgi ver...
Ama, hiçbir zaman boş verme!

Hedefe koş, cihada koş, yardıma koş...
Ama, ortak koşma!

Fidan büyüt, garip doyur, çocuk besle...
Ama, kin besleme!

Paranı ver, gönlünü ver, canını ver...
Ama, sırrını verme!

Davet et, hayret et, affet, tövbe et...
Ama, ihanet etme!

Okumaktan zarar gelmez, oku...
ama, lanet okuma!

Satıcı ol, kalıcı ol, bulucu ol...
Ama, bölücü olma!

Elini aç, gözünü aç, kapını aç...
Ama, ağzını açma!

Rakibini geç, sınıfını geç...
Ama, gülüp geçme!

Ev al, araba al, abdest al...
Ama, beddua alma!

Zulmü devir, nefsi devir...
Ama, çam devirme!

Yaklaş, konuş, tanış...
Ama, uzaklaşma!

Doğrul, devril...
Ama, eğilme!

İtil, atıl...
Ama, satılma!

Mevlana öyle çok sevgi toplamış özünde ve öyle geniş bir alana yaymış ki, bugün bile, aradan yüzyıllar geçmiş olmasına rağmen  o sevgiyi hissedebiliyoruz. Mevlana'nın türbesini ziyaret ettiğimde Mevlana'nın yaydığı sevgiyi öyle derin ve içten hissettim ki gözlerimden yaş geldi. Dünyanın en büyük mana önderlerinden olan Mevlana'mızın tüm insanlığı kapsayan sevgisini ortaya koyan sözüyle koyalım noktayı:

"Gel, gel, ne olursan ol yine gel. İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel, bizim dergahımız ümitsizlik dergahı değildir. Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel."