İbis (Turna) Kuşu


İbis Kuşu (Turna) irfan ve ilimin sembolü olarak görülür. Antik Mısır'ın irfan bilgelik, yazma, hiyeroglif, ilim, bilim, büyü, sanat, yargı, akıl ve Ay Tanrısı özellikleri ile anılır. ZAT anlamına gelir. Zat tanrısının yeryüzündeki sözcüsü, sırrın taşıyıcısıdır. İbis kuşu Thot ile ilişkilidir. Cennette makamı çok önceden ayarlanmıştır, yeri yurdu bellidir, yuvasını önceden yapmıştır. İçsel zekâya sahip insandır, kuş ile özdeşleşen gönüldür, sürekli uçar ve bir yerlere ulaşır.

Thoth’un görevi bilgiyi aktarmaktır. Yazıyı bulmuştur, terzilik yapar, ders verir. İsimleri farklı, görevleri benzer olan hazretlerin hepsinin turna veya aynak kuşuyla bir şekilde ilişkisi vardır ve hepsi kalem erbabıdır kadim bilgiyi kaydeder ve aktarırlar, karanlıkları aydınlatan parlak zekadırlar. Bu terziler hal elbisesi dikerler!

İlim güneşi parladığında sis dağılır ve hava aydınlanır.  Thot'un başı ibis kuşudur. Antik Mısır'da İbis Anadolu'da turna yada aynak kuşu olarak geçer. Yılan ve çiyanları yiyen İbis Kuşu kutsal kabul edilir ve ölünce mumyalanırdı.

Thoth’un farklı coğrafyalarda benzerleri vardır; Hermes, Merkür, Enok… Bizde İdris (Hanuh) peygamber olarak geçer. İdris Arapça drs mastarından türetilmiştir; ders verir.

Eşine sadık İbis(turna) kuşu döne döne uçarak yükselir, yükseldikçe göksel güçlere ve ışığa ulaşan turna kuşunun üreme döneminde yaptıkları kur dansı muhteşem bir semah gösterisine benzer.

Yuvasını ateşe vererek, alevler içinde yanan ve küllerinden yeniden doğan Anka da bir kuştur. Kuşların diğer insanların algılayamadığı bir dalga boyunda konuştuğu söylenir ve Hz. Süleyman kuş dili bilir!

Adem'e akıl, düşünce, duygu ve düşüncelerini gerçekleştirme gücü verilmiştir. Allah'ın isimlerinin aktif manaları verilerek yaratılmıştır.

İlahi yasaya göre: "Yaratılan her şey, Yüce Yaratan'ın İlahi nefesi olan ruhunu zorunlu olarak kabul eder." (Günümüz İnsanına Fûsusu'l Hikem- Hamza Kılıç)

Yani Arabinin dediği gibi: "Her şey O'dur, O'nunladır, O'ndandır ve O'nadır."

"Allah Hakkın ta kendisidir." (Hac22/6)

Allah'ın dileği alem aynasının sırlanmasıdır ve Adem alemin sırrıdır. Melekler (melekeler, kuvvetler) de insanın ruhi güçleri ve duygularıdır. Bazı melekler de dış (büyük) alemin kuvvetleridir. Tasavvufta insan; küçük alem, insanın dışındaki alem ise; büyük alem olarak nitelendirilir. Evrende 4 temel kuvvet bulunur:

1-Çekim kuvveti

2-Elektromanyetik kuvvet

3-Zayıf nükleer kuvvet 

4-Güçlü nükleer kuvvet 

İnsanın kuvvetleri ise; düşünce gücü, hayal gücü, akıl gücü, irade gücü, bilinci ve hafızasıdır. Bu saydıklarımıza beş duyu da eklenebilir. 

Allah'ın halifesi olan ins-an İlahi keşif (Allah'tan kaynaklanan düşünce ve ilhamlar) yoluyla Hakikati arar. Yani insan bilinçlidir ve Allah'ın varlık alemine yayılan tecellisini birleştirir ve yansıtır. Görünen ve görünmeyen alemi varlığında birler. (Batın ve zahiri cem eder )

Zahir bir varlığın görünen yönü, batın ise görünmeyen yönüdür. Ademin ve alemin yapı taşı aynıdır. Dış dünyada ne varsa iç dünyada da vardır. Adem Hakk'ın isim ve sıfatlarını yaşama geçirerek Hakk'ın nitelik ve özelliklerini açığa çıkarır. Bu yüzden de meleklerden üstün tutulur. 

Yaradılış olarak Allah'ın halifesidir ancak bu ünvanı kazanabilmesi kendi gayretine bağlıdır. Kısaca özetlersek Arabî hazretlerine göre; Adem hem Hakk hem de halktır. 


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

5 Elemente Göre Kişilik Özellikleri

Mutluluk ve Kitabım

AN'da Yaşamak, Akışta Kalmak