Kayıtlar

Aralık, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yeni Yıla Girmeden Önce Arınalım

Resim
Tam şu andaki duygu durumu ve hislerimizin yaşayacak olduğumuz şeylere zemin oluşturduğunu, yaşayacaklarımızı etkilediğini fark edebiliyor muyuz? Tam şu anda ne düşünüyoruz? Neşe, sevinç ve coşku içinde anın tadını çıkarırken huzur içinde miyiz? Yoksa geçmişte yaşadığımız kırgınlıklara, acılara mı takılı kaldık? Ya da kendimizi başkalarıyla kıyaslayıp neden şanssız olduğumuzu düşünüyor, kıskanıyor veya eleştirmek, yargılamakla mı meşgulüz? Hangisi?

Plasebo Etkisi ve Mucizeler

Resim
Tekerlekli sandalye ile hastahaneye getirilen genç bir hanım perişan  durumdadır ve nefes almakta zorluk çekmektedir. Plasebo etkisinin bilincinde olan acil doktoru, enjektöre C vitamini çeker ve hastaya; "Sizin durumunuza özel bir ilaç bu, yurtdışından geldi." diyerek ilacı enjekte eder ve yarım saat sonra hastayı kontrol edeceğini söyler. Döndüğünde hasta ayaklanmış ve düzelmiştir. Bu örnekte çok güzel açıklanan plasebo etkisi için kısaca; telkinle iyileşme hali diyebiliriz. Dün bir doktorun konuşmasını dinlerken, oldukça şaşırdım. Şöyle diyor özet olarak: "Kanser hastalarına, kemoterapiyi iyileştirici etkisi çok az olduğu için önermezdim, ancak artık bu konuda yorum yapmıyorum, çünkü kişi tedaviden sonuç alacağına inanırsa iyileşiyor." Günümüzde düşünce gücüyle tümörlerden kurtulan, kanseri yenen kişilerle ilgili haberler duyuyoruz sık sık.

Ölüm Ötesi

Resim
Beynimizin derinlerine indiğimizde, birbiri ile iletişim halinde olan nöronlar çıkıyor karşımıza. Daha da derinlere indiğimizde, atomlar, atomların ötesine geçtiğimizde ise  saf bilgi ile karşılaşıyoruz. Bu bilgiyi bilinç, düşünce veya data diye de adlandırabiliriz. Bu bilgiler ışığında beyne tekrar baktığımızda; hem madde, hem de kuantum boyutunu görebiliriz. Kısaca; beynimizin özü bilgidir.

Mutluluk Molekülü Dopamin ve Bağımlılıklarımız

Resim
Bağımlılıklarımızdan bahsetmiştik bir önceki yazıda. Bugün bağımlılıklarımızın sorumlusu olan dopaminden bahsedeceğiz. Mutluluk molekülü diyebileceğimiz dopamin, zevk ve keyif hislerini açığa çıkaran bir kimyasal. Vücuttan beyne sinyaller iletiyor. Duygusal tepkilerimizin  ve eylemlerimizin kontrolünün sağlanmasında önemli bir payı var. Hafıza, ruh hali, öğrenme, depresyon, uyku düzeni, konsantrasyon, motor kontrol gibi pek çok fonksiyon dopaminin salınımı ile ilişkili.

Bağımlılıklarımız

Resim
Mutsuz olduğumuzda; kendimize neden mutsuz olduğumuzu sormak mı? Mutsuzluğumuzu gidermek için; haz veren şeylerle mutlu olmaya çalışmak mı? Eğer bu yazıyı okuyorsanız hayatı sorguluyorsunuz demektir. Hayatı sorgulamak, özellikle: "Neden yaşıyorum? Neden bu dünyaya geldim? Mutlu ve huzurlu olabilmek için ne yapmalıyım?" gibi sorular ruhsal farkındalığımızı artırır. Hayatın bir anlamı olduğunu düşünmek, mutlu ve huzurlu olmamızı sağlar.

Neden Sakin Olmalıyız?

Resim
Tüm öğretilerde sakin ve dingin olmanın öneminden bahsedilir ve bu duygu durumuna girebilmek için namaz, meditasyon, oruç gibi ibadetler yapmamız tavsiye edilir. Peki neden dingin olmak zorundayız? Düşünce ve duygularımız suya atılan bir taş  gibi dalgalar halinde yayılır ve benzer enerjilerle birleşerek bize geri döner. Dalgalı suya taş atarsak, taş direk dibe batar. Dalgalı, çalkalanan bir suda, durgun suya attığımız taşın dalga dalga yayılan ahengini görmek mümkün olmaz.

Okul Başarısı Ölçüt Olabilir mi?

Resim
Çocuklarımızı bilişsel ve davranışsal yönden gelişmeleri ve hayata hazırlanabilmeleri için okula gönderiyoruz. Okul sistemi içinde; çocuğumuzda olan yeteneklerin geliştirildiğini söyleyebilir miyiz? Doğru eğitim modelinde; eğitimin bireyselleştirilmesi ve çocuğa ait yeteneklerin ortaya çıkarılarak, geliştirilmesi hedefleniyor. Her çocuk özeldir ve mutlaka yetenekli olduğu bir alan vardır. O alanın keşfedilmesi ve çocuğun bu doğrultuda topluma kazandırılması amaçlanıyor. Bunlar müfredatımızda söylem olarak yer alıyor. Ancak uygulamada ne kadar başarılı olduğumuz tartışılır.

Sağlıklı Aile Düzeni, Sağlıklı Toplum

Resim
Doğan Cüceloğlu :"Sağlıklı aile düzeni, ailenin gereksinmelerini doğal olarak karşılar ve her bir aile üyesi, o aileye ait olmaktan mutludur. Sağlıksız aile düzeninde gereksinmeler karşılanamaz ve aile üyeleri, mutsuz ve doyumsuz oldukları halde, bu hastalıklı durumu devam ettirebilmek için çaba gösterirler." diyor. O halde sağlıklı bir ailede; Aile bireyleri arasında sevgi ve saygıya dayanan bağlar vardır. Aile; sevgi, birlik, beraberlik ve güven bilinci ile yapılandırılmıştır. Kişiler arasında olumlu ve yapıcı bir ilişki vardır. Kişiler üzerine düşen sorumlulukları isteyerek yerine getirirler. Aile üyeleri arasında kişisel farklılıklara saygı duyulur. Aile üyeleri değerlidir ve bu bilinçle hareket edilir. Çatışma durumlarında; eşler birbirini kırmadan sorunu değerlendirme ve çözebilme becerisine sahiptirler. Sorunlar karşılıklı anlayış ve diyalogla çözümlenir.

Çocuklarımıza Öz Değer Duygusunu Nasıl Kazandırabiliriz?

Resim
Bilim adamlarının çalışmaları sonucu; henüz doğmamış, anne karnındaki bir fetüsün dışarıdan gelen etkileri duyumsadığı ve buna dayanarak ilkel bir duygusal yaşam geliştirdiği öne sürülüyor. Bu görüşe göre; fetüs, annenin duygu durumunu, beslenme şeklini hissederek kendisi ile ilgili bilinçaltı kodlamaları yapar. Kendisinin istenen veya önem verilen bir varlık olup olmadığına dair edindiği bu ilkel algılar, benlik kavramının çekirdeğini oluşturur. Doğduğu andan itibaren, etkilendiği çevre daha da genişler ve bu ilişki ağı içinde, çocuğun benlik bilinci ve kişiliği oluşur.

İşini İyi Yapmak Karakterin Yansımasıdır

Resim
"Bu kuşağın ebeveynleri; çocuklarının karşılarına çıkan engelleri ortadan kaldırarak, çocuklarının hayatlarını kolay hale getirerek en büyük kötülüğü yapıyorlar." Bu sözü can dostum göndermiş ve altına şöyle bir yorum yazmış: "Yapmayın, her işlerine siz koşmayın. Nasıl olsa annem, babam halleder mantığını yerleştirmeyin çocuklarınızın kafasına. Hayat acımasız." Kadim dostum çok haklı. Bu dünyaya deneyimleyebilmek, bilincimizi geliştirebilmek ve hayatı okuyabilmek amacı ile geldik. Hatta diyebiliriz ki, biz hata yaptığımız için başımıza bir şey gelmez, biz bir şeyi deneyimleyebilmek için hata yaparız.