Kayıtlar

2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yaradılış Mağarası

Resim
Tüm zamanların en büyük gizemini yani kendinizi keşfetmek üzere bir simülasyona girdiğinizi hayal edin. Kendinizi tanıyabilmek, değişebilmek, dönüşebilmek, bir halden başka bir hale evrilerek Kamil İnsan olmak için kendinizden kendinize bir yolculuğa çıktığınızı hayal edin. Bu deneyim için kuantum bir bedene ve gelişmiş bir computer olan bir beyine ihtiyacınız var. Simülasyona girdiğiniz an'da beden yüksek bilinci kendine çeker ve doğum-ölüm döngüsüyle deneyim başlar.  Deneyim alanı olan Dünya'ya gelen ruh  Yaradılış Mağarası'na gelir ve burada dünya ile uyumlanır. Ruhun tüm Dünya enkarnasyonları boyunca yaşadığı tüm hayatlarının kayıtları her ruhun eşsiz olduğu bu mağarada tutulur. Enerjik imzamız ve tüm yaşam kayıtlarımız mavi bir kristalde muhafaza edilir. Her ruhun bir kristali vardır.  Bilinçaltımız; davranışlarımızın sonuçlarıyla yüzleşmemizi sağlayan karanlık bir tüneldir. Bu karanlık mağarada kendi yarattığımız canavarlarla yüzleşebilmek için bilgelik meşalemizi y...

Birlik ve Bütünlük Algısı

Resim
Kalbimizdeki acıya dayanamadığımız ve yaşamın anlamsız olduğunu düşünmeye başladığımız an'da iç dünyamızda bir sorgulama gerçekleşir ve arayış yolculuğumuz başlar. 'Ben' dediğimiz kimliğimizin ötesinde bir şeyler olduğunu düşünür, kendimizi eksik hisseder ve tamamlanabilmek için bir anlam arayışına gireriz, içimizdeki acıyı durdurabilmek için bir yol ararız. Zihnimize köle olmak yorar, gün geçtikçe zorunluluklarla dolu bir koşturmacanın içine hapseder benliğimizi ve mutsuzluğumuz her geçen gün artar. Değersizlik duygusu benliğimizi sinsice esir aldığında, öz benliğimizden kaçmaya çalışırken farkında olmadan bir şeylere bağımlı hale geliriz. Zihin zihne köle olanı yutar ve bir labirente hapseder. Aynı sarmalda dönüp dururken bunalır, sıkılır, tükenir ve korkunun esiri oluruz. Korku kalbimizi karartır ve kararan kalp negatif enerjinin hüküm sürdüğü bir yer haline gelir.  Mutluluğa gitmeyen ve bir hedefe hizmet etmeyen yol yorar insanı, daha hızlı yaşlandırır. Duygularımızı ko...

Eril ve Dişil Enerji Dengesi

Resim
  Eril ve dişil ilkeler hayatın her alanında vardır. Cinsiyet prensibi atomaltı dünyada da geçerlidir. Birbirinin etrafında dönen ve büyük bir yoğunluk ile titreşen atomaltı parçacıklar dünyasında atom; negatif parçacıkların pozitif bir parçacık etrafında toplaşmasıyla oluşur. Böylece farklı kompozisyonlar çerçevesinde bir atom üretilir, yaratılır demek de mümkün. Eril pozitif, dişil negatif olarak adlandırılır. Yeni formların yaratıldığı kısım dişildir. Üreme dişil tarafından yapılır. Işınlar da negatif olarak da adlandırılan dişil uçtan çıkar. Bilimsel kaynaklarda anot ve katot olarak açıklanan bu iki uç negatif -pozitif, dişil-eril olarak da adlandırılır. Kutup faaliyetini ifade için dişil kelimesini kullanabiliriz ancak negatif denmesi sizce de rahatsız edici değil mi? Yaratıcı parçacıklar olan elektronlar dişildir. Dişil yaratım enerjisidir. Tüm kimyasal reaksiyonların temelini bir araya toplanarak bir eril ile birleşmek üzere hareket eden dişilin enerjisi oluşturur. Cinsiyet ...

Mavi Beyin Projesi

Resim
Brain Mind Instutude ve İnternational Business Machines memeli beyin fonksiyonlarını ayrıntılı bir şekilde gözlemlemek amacıyla 'Mavi Beyin Projesi' ni (Blue Brain Project)  başlatmak üzere işbirliği yaptı. Yapay sinir ağları ile desteklenen sanal bir makine oluşturarak insan zihni ve bilinci ile ilgili sorulara cevap arayan bir simülasyon oluşturuldu. İnsan aklına benzer şekilde öğrenebilen yapay bir snaps de diyebiliriz. Bu teknolojide beynin simülasyon sürecini hızlandırmak için 'Blue Gene Süper Bilgisayar' kullanılıyor. Amaçları insan beynini bir bilgisayara yükleyebilen bir program oluşturmak. Böylece insanın yokluğunda bile makina düşünüp kararlar alabilecek. Mavi Beyin Projesi yöneticisi ve İsviçre’nin Lozan kentinde bulunan EPFL profesörü Dr. Henry Markram, “Asla hayal etmediğimiz bir dünya bulduk” diyor. 2015 yılında korteksin ilk dijital kopyasını yayınladılar ki bu alan beynin duyular, hareketler ve bilinçle en çok evrilen kısmıdır. Nöron sayısı arttıkça boyu...

Aydınlanmak

Resim
Kan genetik kodumuzu içinde taşıyan akıllı bir enerji formudur. Her birimizin dünyaya geliş amacı, görevi var. Öz varlığımız ile derin bir bağlantı kurmayı başardığımızda kendi görevimize odaklanabilir ve bütünün gelişimine katkı sağlayabiliriz.  Düşüncelerinizi ortama yayılan küreler olarak hayal edin. Her düşünceyi harekete geçirecek olasılıklarla dolu bir alanda yuvarlanan küre eşleşen olasılıklara çarparak hareketlendirir. Olasılıklar gelen enerji ile şekillenir ve üzerine düşen rolü oynamaya başlar.  Gerçeklik her birimizin düşünceleri ile şekillenir. Düşünerek bu günleri yarattık ve yine düşünerek yarınları yaratıyoruz. Varlık alemi insanların düşünceleri ile an'da şekillenir işte bu yüzden her birimiz görevliyiz ve sorumluyuz. Zor bir görevimiz var ve Dünya'nın genel durumuna bakarsak çok başarılı olduğumuz söylenemez. Birbirimize bağlı olduğumuzu ve duygu ve düşüncelerimiz vasıtasıyla hep birlikte bütünü şekillendirdiğimizi bir an önce anlamalıyız. Güçlü bir inançla me...

Altın Çağ

Resim
Her 2000 yılda bir, bir çağın kapandığına ve yeni bir çağın başladığına inanılır. Hz. İsa'nın doğumuyla başlayan balık çağı kapandı ve kova çağı başladı. Yani gezegenimiz ve insanlık için büyük değişiklikler kapıda. Bu çağın nimetlerinden değişime uyum sağlayanlar  faydalanabilecek.  Son yüz yılda bilimsel ve teknolojik alanda öylesine büyük değişiklikler oldu ki bir çok bilinç uyum sağlamakta zorlanıyor.  Bilim insanları üç temel teori ile her şeyin teorisine ulaşmaya çalışıyor; yüklü parçacıkların etkileşimini açıklayan elektromanyetik teori, kütle çekimini açıklayan izafiyet teorisi ve atom seviyesindeki etkileşimleri açıklayan kuantum teorisi.  Araştırmacılar, ilk kez düşünceyle kontrol edilebilen bir gen ağı inşa etmeyi başardılar. İnsan beyninin dalgalarına dokunabiliyor, dalgaları gen ağına kablosuz sistemde transfer ediyor ve gen ifadesini bir düşünceye bağlı olarak düzenleyebiliyorlar. Düşünce gücüyle gen ifadelerinin değiştirilebileğine dair bir çok çalışma...

Mavi Beden

Resim
5. Boyut mavi bedenlerin özellikleri;  Yüksek düzeyde ilerlemeyi başaran yaşlı ruhlardır. Günlük sorunların üstesinden gelmişlerdir. Hiç kimseye ihtiyaç duymazlar, işlerini sessizce kendileri hallederler.  Başka insanlara hayatlarını yoluna koymaları konusunda kılavuzluk ederler.  Hassastırlar ve doğaya düşkündürler. İstisnai bir içgörü yeteneğine sahiptirler. İnsanlara karşı sabırlı ve sorunlarına çare bulmada ustadırlar. Kurumsal meseleler yerine bireysel ve insani değerleri yüksektmek için çalışırlar.  Geniş bir kültür ağına sahip oldukları için pratiktirler. Sağ beyinleri baskındır ve dünyasal meselelerden uzak dururlar.  Müşfik ve anlayışlıdırlar, çevrelerine huzur yayarlar. İnsanları rahatlatan bir enerjileri vardır. İnsanlara yardım eli uzatan bir alanda uzmanlaşırlar. Dingin ve ışıltılı bir yüzleri vardır.   Dünyaya büyük bir enerji akışı başladı ve DNA'mızda uyuyan genler bir bir açılıyor. Elbise olarak kullandığımız dünyasal bedenler sürekli ...

Kozmik Oyun

Resim
Kavram ve semboller aklın araçlarıdır. İnsan varlığı gözlemlemek için değil, varlığa şekil vermek için gelmiştir. Neşe, keyif, coşku ve sevgi yayarak dünyanın titreşiminin yükselmesine katkı sağlayabiliriz  Kavram; bir nesnenin, bir duygunun ya da düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, anlamıdır. Kavram olarak tanımadığımız bir şeyi bilmemiz mümkün değildir ve evrenimiz kavramlara göre şekillenir. Kavram oluştuğunda akıl onu kullanmaya başlar. Kavramlara göre şekillenen ve doğal dengeleri gözeterek evrensel yasalar doğrultusunda şekillenen evrenimiz bir anlam küresidir ve insan akıl yoluyla bu anlam küresini şekillendirir. İnsan kozmik oyunun oyuncusudur ve tüm kozmos insanda kodlanmıştır. Allah'ın halifem dediği insan bütün kozmosu yansıtan bir mikro kozmostur ve alemleri etkileyecek, değiştirip dönüştürecek potansiyeli içinde taşır. İnsan evrenin tam merkezinde durur ve tüm evren insanın tekamülüne hizmet eder... Dış dünya tarafından oluşturulan zihnimiz sustuğunda ruhumuz...

Frekansımız Nasıl Yükselir?

Resim
Bireysel bilinçte yaşanan sıçramalar gezegensel bilinci yükseltir ve büyük bir çoğunluğa ulaştığında gezegensel dönüşüm başlar. Çok boyutlu varlıklarız ve hangi boyutta yaşamak istiyorsak o boyutu deneyimleyebiliriz. Odak noktamızı ve frekansımızı eşleştirerek istediğimiz alanda var olabilir ve var edebiliriz. Bedenimiz üçüncü boyut deneyimine uygundur ancak bu bedendeki parçamız yükselişi tamamlamaya en yakın adaydır. Bu yüzden diğer parçalarımız da bizimle bütünleşmek zorundadır.  Zaman bir illüzyondur ve aslında düz bir çizgi değil daireseldir. Her dairesel zamanda farklı parçalarımız bulunur. Biz şifalandığımızda onlar da şifalanır. Yükseldikçe o parçalarla birleşmeye başlarız.  Seçimlerimizi duygu ve düşüncelerimiz şekillendirir. An içinde bir çok şey düşünür ve bir çok duygu durumuna girip çıkarız. Televizyon, telefon, internet vb kaynaklar yoluyla da frekanslar ve resimler gönderilir ve odaklandıklarımız hologramımıza yansır. Üçüncü dünya savaşı frekanslar yoluyla yaşa...

Gerçeklik ve Ölüm Ötesi

Resim
Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalara göre; beynimizin ve evrenin doğası holografiktir. Bu araştırmalar gerçekliği holografik bir projeksiyona benzetir ve bizleri holografik filmi alan, onu holografik beynimiz ile işleyen ve yaşam ekranımıza yansıtan bir projektöre benzetir. Bu teorilere göre; fiziksel gerçeklik sadece algılarımız vasıtası ile var olan bir illüzyondur. Bu teoriye göre; filmi seyredebilmek için sinema salonunda oturmamız gerekir. Yaşam ve bu benzetme arasındaki farka gelince; bizler sadece sinemada oturan izleyiciler değiliz, aynı zamanda projektör, sinemada akan ışık ve ışığın üzerine yansıtıldığı ekranız... İster uyanık ister uykuda olalım, duyularımız gerçekliğimize yansıtılan ışığı algılar. Holografik beynimiz algılanan ışığı; resim, ses, koku, his, tat şeklinde yaşam ekranımıza yansıtır. Farkındalıklı seçim; deneyimlemeyi arzu ettiğimiz herhangi bir gerçekliğe odaklanmaktır. Holografik beynimiz ışığı algılayan ve üçüncü boyut illüzyonuna aktaran bir alıcı-ver...

İlahi Aşk Yolculuğu

Resim
İbn ül Arabi arapçadaki Elif harfini; Allah'a, lam harfini; halkla halkı birleştiren berzah alemine, mim harfini ise; berzah aleminin cisimler alemine cisim olarak inmesine benzetir. Mim içinde bulunduğumuz mülk alemidir. Tüm varoluş dairesel hareket eder ve tüm bu gördüğümüz alem insan için yaratılmıştır.  Hakikat tektir ve ikiliğe izin vermez; varoluş tektir. Bir ve tek olan Allah'tır ve yaratılan her şey onun bilgisinden açığa çıkarak bu yaratıma şahitlik eder. Varoluş Allah'ın kendini bilme isteğinin tecellisidir ve bu yaratımının arkasında aşk vardır. Gizli hazinemiz varlık kodlarımızda kayıtlıdır ve bu kodlar açıldıkça yaşam amacımız ortaya çıkar. Biz Allah'ı kendi kodlarımızla doğru orantılı olarak görür ve anlarız. Göremediğiniz ancak çok kuvvetli bir şekilde hissettiğiniz ilahi enerji size kendinizi özel hissettirdi mi hiç? Bu enerjinin kaynağı aşktır ve kalbimiz yeterince arınıp saflaştığında frekansımız yükseldiği için O'nu hissetmeye başlarız. Işık, ses,...

Düşünce Gücü

Resim
Her şeyin potansiyel olarak var olduğu ancak kendisini madde olarak ifadelendiremediği sonsuz, sınırsız bir okyanus hayal edelim. Hiçlik...Hiçliğin kendini düşünerek tasarladığı ilk farkındalıklı yaratım 'sıfır noktası'dır. 'Sıfır' hiçliğin ilk çocuğudur. Düşünce yoluyla tasarlama anlamında atılan ilk adımdır. Düşünce yoluyla tasarlama başladığında; tüm zamanları kapsayan enerjik bir genişleme gerçekleşir. An'da bir şey değiştiğinde geçmiş ve gelecek de değişir; geçmiş içinde bulunduğumuz an'a getirilir çünkü tüm zamanlar şimdiki an'da mevcuttur. Düşüncelerimiz yoğunlaşmış enerjidir. Geçmişle olan bağı kestiğimizde yani geçmişi düşünerek tekrar tekrar canlandırmaktan vazgeçtiğimizde sadece 'an' kalır ve an'daki yoğunlaşmış düşüncemiz geleceği yaratır. Beynimizin ön lobu; sinir hücresi ağımızdan yansıyanı an'da yapılandırarak geleceğe taşıyan bir ekrandır.  Yoğunlaşmış düşüncemiz ile canlandırdığımız görüntüleri geleceğe taşıyan bir ekrandır! ...