Levhi Mahfuz (Yazılı Levha)

Zihnimizi gözlemlemeye başlayarak aklımızı ve gönlümüzü arındırdığımızda OKU'maya başlarız. Kur'an'ı Kerim'de 'korunan, apaçık kitap' olarak bahsedilen 'Levhi Mahfuz' kayıtları açılmaya başlar. Yaradılışın sırrı Levhi Mahfuz'da kayıtlıdır ve yazı dili ışıktır. Bu öyle bir ışıktır ki içinde hayat taşır. Olan, olmakta olan ve olacak olan (üst boyuttan bakınca zaman yoktur ve her şey an'da yaşanır) her şeyin yazılı olduğu Levhi Mahfuz'u OKUyabilmek için ise tertemiz bir kalbe sahip olmak gerekir. 

Nefsimizi kontrol etmeye başladığımızda kalbimiz ve aklımız arınır, iç içe evrenleri okumaya başladığımızda kendimizi bilir ve mikro bir evren olduğumuzun farkına varırız. Her şeyin nasıl birbirine bağlı olduğunu ve birbirini etkilediğini okuduğumuzda kendimizi bulur, kim olduğumuzun farkına varır ve kendimiz oluruz. Öz benliğimiz ile bağ kurmaya başlar, öz varlığımızda gizli olan Hakikat'e tanıklık ederiz. Bedenimiz ve gördüğümüz tüm bu alem Levhi Mahfuz'un açılımıdır. İç içe evrenler birbiri üzerinde etkilidir ve makroda ne varsa mikroda da aynısı vardır. Bedenimizi OKU'maya başladığımızda yaradılışın sırrını çözmeye başlarız. Ağacın yazılımı tohumunda gizlidir ve tohumun özünde ne varsa o açığa çıkar.

Düşünce ve duygularımızı fark ederek nötr kalmayı başarabilirsek aklımız özgürleşir. Özgür bir akıl için zaman ve mekan sınırlaması yoktur. Zihnimizi susturup ruhumuz ile yol almaya devam ettiğimizde madde aleminin üstüne çıkar, mana alemini deneyimlemeye başlarız. 

İki kutuplu bir sistemde yaşıyoruz ve her şeyin zıttı var; iyi-kötü, güzel-çirkin, erkek-dişi, negatif-pozitif vb. Dünya bir okuldur ve iki kutuplu bu sistem sayesinde maddesel alemi deneyimleriz. Zihin ve ruh da ikili sistemin bir parçasıdır ve ruh 'ben' demeye başladığında oluşan zihin şeytandır. Halife olan insan zihni sayesinde maddesel alemi deneyimler. Her şey bütüne hizmet eder ve bütünsel bakabilen için ikilik biter. 

İnsan milyonlarca hücreye ev sahipliği yapar ve dış alem iç alemin yansımasıdır. Kainat kitabı DNA mızda kayıtlıdır ve hücrelerimizdeki kapalı kodlar açıldıkça dış alemimize yansır. Dışarıda görünen her şey kodu açılan hücrelerimizin yansımasıdır.

İnsan bir yazılımdır ve kodu açılan her hücre varlık alanımıza yansır. 

Sünnetullah; evrensel sistem ve düzen demektir. İlahi sistem her an yeniden yapılanır ve her yeni an'da bir önceki oluşumun sonucu yaşanır. Geçmiş bugünü, bugün geleceği şekillendirir yani "Ne ekersen onu biçersin."

Necm Suresi:

"39.İnsan için ancak çalıştığı vardır.

40.Şüphesiz onun çalışması ileride görülecektir.

41.Sonra çalışmasının karşılığı kendisine tastamam verilecektir."

Geriye dönüşün olmadığı ve her şeyin an'da şekillendiği yaşamımız kendimizi değiştirip dönüştürebilmek için verilmiş bir fırsattır. Sonsuz yaşamı kazanmak üzere bedenlenmiş ruhlarız! 

"Her biri için onu önünden ve arkasından izleyen gözcüler vardır ki, kendisini Allah'ın emrine bağlı olarak koruyup denetlerler. Gerçek şu ki Allah, bir toplumun mâruz kaldığı şeyleri, onlar, birey olarak içlerindekini/birey olarak kendilerine ilişkin olanı değiştirmedikçe, değiştirmez." (Rad Suresi 11)

Bedensel ve toplumsal hastalıklar sistemdeki aksamanın bir sonucudur. Sistemi düzeltecek olan da bizleriz, her birimiz! Bireyler düzeldikçe toplumlar da düzelir. Önceki nesiller bu günü şekillendirdi bizler ise yarını şekillendiriyoruz. 

"Onlara, Allah’ın indirdiğine uyun denilince ‘Hayır, atalarımızı yapar bulduğumuz şeye uyarız’ derler; ya ataları bir şey akıl edemeyen ve doğru yolda olmayan kimseler idiyseler?” ayeti tam da bu durumu vurgular.

Evrensel yasalarla korunan ve devam eden bu sistemde ilahi yasaları anlamak ve bu doğrultuda hareket etmek büyük önem taşır. Suyun görevi akmaktır ve akmayan su bulanır. Yasaları doğru anladığımızda davranışlarımız değişir ve bireylerde yaşanan değişim toplumsal yaşamı da değiştirir. 

Peygamberimiz:

“And olsun siz, kendinizden öncekilerin sünnetlerine (yasalarına) tabi olacaksınız” demiştir. 

Bireyler değişmeye başladığında mutlu aileler oluşur ve mutlu aileler mutlu toplumların temelini atar. Sistemde her şey birbirini tetikler, değiştirir ve dönüştürür.