Zihnimizdeki Odacıklar

Gerçekliğimiz karanlık ve kapalı bir kutu olan beynimizin içindedir. Dışarıda pırıl pırıl parlayan bir güneş gördüğümüzü zannederiz oysa beynimiz elektrik sinyalleri yoluyla görür, koklar, duyar, dokunur ve tadar. Gördüğümüzü sandığımız güneş beynimizin içindedir. 

Yaşamımız mücadele ve öğrenme yoluyla zihnimizdeki kapalı kapıları açarak frekansımızı yükselttiğimiz bir oyundur. Veri tabanımız doğrultusunda bir kapı açar ve oraya ait açılımlar yaşamaya başlarız. Zihnin odacıkları arasında dolaşırız! Tam ve mükemmel olabilmek için çıktığımız bu seyir yolculuğunda deneyimler yoluyla öğrenebilmemiz için senaryolar sunulur önümüze. Yaşamımız kişisel gelişim yolculuğumuzdur ve ihtiyacımız olan dersler üst benliğimiz tarafından tasarlanır. Biz buraya gelişmeye ve öğrenmeye geldik. Dünya bir kişisel gelişim okuludur! İhtiyaçlarımız doğrultusunda planlanan bir oyun alanıdır! 

Öğrendiğimiz her bilgiyi kaydeder ve bir sonraki aşamaya geçeriz. Veri tabanımızda yaradılışın başlangıcından itibaren edinilen bilgiler, insanlığın genetik aktarımı ve atasal kayıtlar mevcuttur. Bilincimiz geliştikçe veri tabanımız da değişir.

Öğrenmeye devam ederek ilerledikçe bilincimizin ışığı karanlığı aydınlatmaya başlar.

Zihnimiz bilgi paketleri ile doludur ve her bilgi paketinin frekansı vardır. Bir anten gibi frekans yayan ve uygun frekanslarla eşleşen bilgi paketleri açıldığında frekansımız yükselir ve ilgili bilinç boyutuna ulaşım sağlanır. 

Yaşama bir bayrak yarışı olarak bakarsak atalarımızdan aldığımız bayrağı daha ileri götürmekle görevliyiz. Zorlandığımız ve korktuğumuz ne varsa başarmamız gerekendir, dersimizdir.  

Zihnimize yüklenen bilgi paketlerinin hepsini açmayı başardığımızda beynimiz ışıldamaya, ışık saçmaya başlar ve frekansımız öylesine yükselir ki sınırlandırılmış matrixden çıkar, boyutlararası seyahat özgürlüğü kazanırız.