Ayna Nöronlar
Ayna nöronlar; akıllarımız ve duygularımız yoluyla birbirimize nasıl bağlı olduğumuzu açıklamak için kullanılıyor. Bu konuda yapılmış bir çok deney var. Gözlem yapmaya başladığımızda gözlemlediğimiz kişinin bir parçası oluyoruz. Bu durum gözlemlenen içinde geçerli, o da gözlemleyenin bir parçası oluyor. Karşılıklı duygu paylaşımı insan doğasının temelinde var ve sistem bu şekilde işliyor. Nörobilimci Vilayanur Ramachandran TED konuşmasında ayna nöronları şu şekilde özetliyor:
"İnsan aklı ile deneyimler ve bilinçlerin arasında hiçbir ayrım yoktur. Tüm insanlar ayna nöronları ile birbirine bağlıdır. Birine dokunduğumuz zaman araya giren tek şey deridir, deriyi aradan kaldırırsak dokunma hissini aklımızla deneyimleriz. Bu bağlamda, diğer insanlar ile olan aradaki bariyer yok olur. Diğer insanlardan bağımsız tek başına dünyayı gözlemleyen, insanları gözlemleyen bağımsız bir benlik yoktur. Ayna nöron sistemi insanların birbirleri ile arasındaki bariyeri yok eder. Bu soyut metaforik anlamda değil. Bunlar bizim temel sinirbilim anlayışımızdan ortaya çıkar. Gerçekte insanlar, sözcük anlamıyla nöronları ile birbirine bağlıdır."
Başkalarının mimiklerini izlerken yüz kaslarımız etkinleşir. Birinin beden dilini gözlemlemlemeye başladığımızda beynimize sinyaller gider ve kendi yüz kaslarımız aynı şekilde etkinleşir. Bu durumun beden haritamızın değişimine kadar gidebileceği belirtiliyor.
Karşımızdaki insanın duygularını kendi duygularımız gibi algılayabiliyoruz.
Dokunma ve ağrı reseptörlerimizle bize dokunulmadığı durumlarda bile uyarılma sonucu karşımızdaki kişiyle empati kurarız. Biri bize dokunduğunda, beynimizin duyusal bölgesinde bulunan somatosensör korteksteki nöronların uyarıldığı, aynı olayı gözlemlediğimizde de, beynimizde aynı bölgenin uyarıldığı gözlemlenmiş.
"Kiminle arkadaşlık ettiğine dikkat et."
Hadis
👏🍀⭐️🍀🙏
YanıtlaSil🦋
Sil