Yaşam Çiçeği
Yaşam amacımızın bilgi ile donanarak dünya okulundan mezun olmak ve bir üst boyuta geçmek olduğuna inanıyorum. Her birimiz insan bilincini geliştirmek ve daha yukarılara taşımak için söz verdik. Kendimizi geliştirdiğimiz, araştırıp öğrendiğimiz zaman bütüne katkı sağlıyoruz çünkü görünmez iplerle birbirimize bağlıyız ve bütünün parçasıyız.
Kuantum bilimi bu olayı "100 Maymun Teorisi" ile açıklar. 1950'lerde Pasifik Okyanusu'ndaki adalarda yaşayan maymunların davranışlarını izleyen bilim insanları adaya tatlı patates bırakır. Maymunlar patatesi sever ve kumlu bir şekilde yemeye başlar. Birgün yavru bir maymun patatesini bir su birikintisinde yıkayarak yer ve bunu gören diğer maymunlarda patatesi yıkayarak yemeye başlar. 100. Maymunda patatesi yıkayarak yemeye başladığında adadaki tüm maymunlar patatesi yıkayarak yemeyi öğrenir. Ancak çok ilginç birşey tesbit edilir bu esnada; ada ile hiç bağlantısı olmayan okyanustaki diğer adalarda da maymunlar patatesi yıkayarak yemeye başlar.
Bu araştırma sonucunda türler arasında ki iletişimin belli bir sayıya ulaşması halinde türün diğerlerini de hızla etkilediği tesbit edilir. Her tür arasında enerjetik düzeyde bir titreşim olduğu ve bu kritik düzey aşıldığı zaman türün geri kalanına da çok hızlı bir şekilde yayıldığı anlaşılır.
Sri Bhagavan bu kritik sınırın insanlar için 70 bin olduğunu söylüyor. Yani 70 bin insan belli bir bilinç seviyesine ulaştığında 7 milyon insanı etkileme ve değiştirme gücüne sahip olacak.
Kuran'ı Kerim'de:
Ayeti ile bu birliktelik durumu vurgulanır.
O halde parça bütünün bilgisine sahiptir. Parçadaki özellikleri bütünde, bütündeki özellikleri parçada görebiliriz.
Mevlana der ki:
"Kendini bilen Rabbini bilir."
Diyebiliriz ki; Sevgi dolu 70 bin insanın varlığı tüm dünyayı değiştirecek güce sahip. Her birimiz sevgi mıknatısı olup sevgi yaymaya devam edelim, gün gelecek dünya sevgi dolu bir yer olacak...70 bin insan sevgi yaymaya başladığı zaman acı, gözyaşı, hastalık ve savaşlar bitecek...
Kuantum bilimi bu olayı "100 Maymun Teorisi" ile açıklar. 1950'lerde Pasifik Okyanusu'ndaki adalarda yaşayan maymunların davranışlarını izleyen bilim insanları adaya tatlı patates bırakır. Maymunlar patatesi sever ve kumlu bir şekilde yemeye başlar. Birgün yavru bir maymun patatesini bir su birikintisinde yıkayarak yer ve bunu gören diğer maymunlarda patatesi yıkayarak yemeye başlar. 100. Maymunda patatesi yıkayarak yemeye başladığında adadaki tüm maymunlar patatesi yıkayarak yemeyi öğrenir. Ancak çok ilginç birşey tesbit edilir bu esnada; ada ile hiç bağlantısı olmayan okyanustaki diğer adalarda da maymunlar patatesi yıkayarak yemeye başlar.
Bu araştırma sonucunda türler arasında ki iletişimin belli bir sayıya ulaşması halinde türün diğerlerini de hızla etkilediği tesbit edilir. Her tür arasında enerjetik düzeyde bir titreşim olduğu ve bu kritik düzey aşıldığı zaman türün geri kalanına da çok hızlı bir şekilde yayıldığı anlaşılır.
Sri Bhagavan bu kritik sınırın insanlar için 70 bin olduğunu söylüyor. Yani 70 bin insan belli bir bilinç seviyesine ulaştığında 7 milyon insanı etkileme ve değiştirme gücüne sahip olacak.
Kuran'ı Kerim'de:
﴾16-17﴿
İnsanı biz yarattık ve elbette içinden geçenleri biliriz; sağında solunda oturmuş iki alıcı (yaptığını) alıp kaydederken biz ona şah damarından daha yakınız.Ayeti ile bu birliktelik durumu vurgulanır.
O halde parça bütünün bilgisine sahiptir. Parçadaki özellikleri bütünde, bütündeki özellikleri parçada görebiliriz.
Mevlana der ki:
"Kendini bilen Rabbini bilir."
Diyebiliriz ki; Sevgi dolu 70 bin insanın varlığı tüm dünyayı değiştirecek güce sahip. Her birimiz sevgi mıknatısı olup sevgi yaymaya devam edelim, gün gelecek dünya sevgi dolu bir yer olacak...70 bin insan sevgi yaymaya başladığı zaman acı, gözyaşı, hastalık ve savaşlar bitecek...
Yorumlar
Yorum Gönder