En Çok Kendimizi Sevelim
Gençlik ne güzel şey, hayaller ve yaşanacak uzun bir ömür var. Hayallerde aşk var, huzur var, başarı var, paylaşım var.
Gençlik hayallerimize öyle güçlü bir enerji yükleriz ki, genellikle hayalini kurduğumuz şeye kavuşuruz. Şimdi bazıları "hiçte öyle değil ben çok istedim ama olmadı" diyecek. Böyle düşünenlere sorularım şunlar; tüm kalbinle, hiç bir endişe, korku ve kaygı duymadan koşulsuzca isteyebildin mi? Keşkelerin var mıydı? Istediğine kavuşacağına inancın tam mıydı? Olması için gereken herşeyi yaptın, her fedakarlığa katlandın mı? Istediğimiz şeye yüklediğimiz enerji ne kadar yüksek olursa, gerçekleşme şansı da o oranda yüksek. Peki bu isteğin bizim için doğru karar olduğunu nereden biliyoruz?
Ben bu yazıyı takıntılı bir biçimde isteyenler için yazıyorum. Isteğine koşullanıp başka seçeneklere gözlerini kapayan, kulağını tıkayanlar için.. Evrende bizim duygu ve düşüncelerimiz doğrultusunda bir çok seçenek varken, sadece istediği şeye takılıp kalanlar ve bu esnada gelen mesajların farkına varamayan, onları göremeyenler için... Çünkü ben de yaptığı her seçimi yaratıma geçiren ama sonra saçını başını yolanlardandım. Teslim olup Allah'a bırakmak varken, istediğine ulaşıp pişman olanlardandım, -dım diyorum çünkü Hakikat'in farkına varınca, akışa teslim olmayı ve AN'da yaşamanın güzelliğini öğrendim. Bu yüzden tüm yazılarımda neşe, keyif, coşkuya odaklanarak "mutluluk, sağlık ve huzur getirecekse olsun" dememiz gerektiğini yazıyorum. Bizim için en doğru ve güzel olanı isteyelim ki, huzurlu yaşayalım. Sınırlı görüş açımızla hangi seçeneğin bizim için doğru olduğunu Yaradan bilir, işte bu yüzden teslim olmak, seçimi O'na bırakmak gerekir. "Mevlam neylerse, güzel eyler."
Kendimizi sevelim, hayatta en çok kendimizi sevelim çünkü içimizdeki çocuk bize emanet. Başka birini kendimizden daha çok sever ve sevilmek için herşeye "evet" dersek, sonunda yalnız kalırız. Kendimizi sevmek konusuda başarısız isek ve başkalarının mutluluğu kendi mutluluğumuzdan önce geliyorsa, kendimizi sevmeyi öğrenmek için yalnızlığa terk ediliriz. Kadınların "saçımı süpürge ettim ama kıymetim bilinmedi, beni bıraktı" lafı işte bu gerçeğin bir sonucu. Başkalarını kendimizden çok sevmek, kendi kul hakkımıza girmek, içimizdeki çocuğu önemsememek, sevmemektir. Kendimizi ne kadar seversek o kadar seviliriz, kendimize ne kadar değer verirsek o kadar değer görürüz. Biz kendimizi mutlu etmek yerine başkasını mutlu etmek için yaşarsak sonunda yalnız kalırız, kendimizle başbaşa, kendimizi sevmeyi öğrenene dek...
Gençlik hayallerimize öyle güçlü bir enerji yükleriz ki, genellikle hayalini kurduğumuz şeye kavuşuruz. Şimdi bazıları "hiçte öyle değil ben çok istedim ama olmadı" diyecek. Böyle düşünenlere sorularım şunlar; tüm kalbinle, hiç bir endişe, korku ve kaygı duymadan koşulsuzca isteyebildin mi? Keşkelerin var mıydı? Istediğine kavuşacağına inancın tam mıydı? Olması için gereken herşeyi yaptın, her fedakarlığa katlandın mı? Istediğimiz şeye yüklediğimiz enerji ne kadar yüksek olursa, gerçekleşme şansı da o oranda yüksek. Peki bu isteğin bizim için doğru karar olduğunu nereden biliyoruz?
Ben bu yazıyı takıntılı bir biçimde isteyenler için yazıyorum. Isteğine koşullanıp başka seçeneklere gözlerini kapayan, kulağını tıkayanlar için.. Evrende bizim duygu ve düşüncelerimiz doğrultusunda bir çok seçenek varken, sadece istediği şeye takılıp kalanlar ve bu esnada gelen mesajların farkına varamayan, onları göremeyenler için... Çünkü ben de yaptığı her seçimi yaratıma geçiren ama sonra saçını başını yolanlardandım. Teslim olup Allah'a bırakmak varken, istediğine ulaşıp pişman olanlardandım, -dım diyorum çünkü Hakikat'in farkına varınca, akışa teslim olmayı ve AN'da yaşamanın güzelliğini öğrendim. Bu yüzden tüm yazılarımda neşe, keyif, coşkuya odaklanarak "mutluluk, sağlık ve huzur getirecekse olsun" dememiz gerektiğini yazıyorum. Bizim için en doğru ve güzel olanı isteyelim ki, huzurlu yaşayalım. Sınırlı görüş açımızla hangi seçeneğin bizim için doğru olduğunu Yaradan bilir, işte bu yüzden teslim olmak, seçimi O'na bırakmak gerekir. "Mevlam neylerse, güzel eyler."
Kendimizi sevelim, hayatta en çok kendimizi sevelim çünkü içimizdeki çocuk bize emanet. Başka birini kendimizden daha çok sever ve sevilmek için herşeye "evet" dersek, sonunda yalnız kalırız. Kendimizi sevmek konusuda başarısız isek ve başkalarının mutluluğu kendi mutluluğumuzdan önce geliyorsa, kendimizi sevmeyi öğrenmek için yalnızlığa terk ediliriz. Kadınların "saçımı süpürge ettim ama kıymetim bilinmedi, beni bıraktı" lafı işte bu gerçeğin bir sonucu. Başkalarını kendimizden çok sevmek, kendi kul hakkımıza girmek, içimizdeki çocuğu önemsememek, sevmemektir. Kendimizi ne kadar seversek o kadar seviliriz, kendimize ne kadar değer verirsek o kadar değer görürüz. Biz kendimizi mutlu etmek yerine başkasını mutlu etmek için yaşarsak sonunda yalnız kalırız, kendimizle başbaşa, kendimizi sevmeyi öğrenene dek...
yazıların çok güzel instagramda da aynı yazıları paylaşsanız☺️
YanıtlaSilyazılarınız yazıcaktım🤦♀️
YanıtlaSil💙
SilInstagram'da da paylaşıyorum, bazen sıra aynı olmuyor. Instagram'ı yeni açtığım için eski yazılardan koyuyorum arada😍
YanıtlaSil