Hakikat Bilgisi


Olan biteni anlayabilmenin tek yolu görmek...Kendimizi sadece bedenden ibaret saydığımız için korku doluyuz. Yalnız kalmaktan, terkedilmekten, ölmekten, yok olmaktan ölesiye korkuyoruz. Çünkü zihin odaklı düşünüyor ve kendimizi bedenden ibaret sanıyoruz. Oysa Hakikat; tüm bu alemi kapsayan tekliktir ve gördüğümüz bu alem sadece tekliğin gölgesidir. Tüm gölgeler tek ve bir olanın yansımasıdır ve her şey bir oyundan ibarettir. 

"O Allah birdir" diye başlayan İhlas Suresini aklederek okuyalım...

Bir başlangıç ve son arıyor, dar kalıplar içinde düşünüyor ve cevapları bu dar kalıplar içinde arıyoruz. Bildiğimizi sanmak bizi madde odaklı bu dünyaya hapsediyor ve biz madde odaklı düşünmeye devam ettikçe Hakikat'in kapısını açamıyoruz. Bakış açımızı değiştirmeli, zaman ve mekan algısından sıyrılarak an'da olan biteni gözlemlemeliyiz.

Hakikat; teklikten yansıyan gölgenin ana kaynağa dönecek olmasıdır. Soru sormayı ve dar kalıplar içinde düşünmeyi bıraktığımızda Hakikat görünür hale gelir. Varoluşun bir başlangıcı ve sonu yoktur. Zaman sadece bir yanılsamadır. Sadece an vardır. Her şey an'da olup biter.  Bilmek bizi maddeye hapseder ve madde odaklı düşünmeye devam ettiğimiz sürece de Hakikat'in kapısı açılmaz. 

O her şeyi kapsar ve her şeyde onu kapsar...Madde dünyasında oynanan bu oyunu belirleyen biziz ve sorumluluk bizim, çünkü tanrısal öz içimizde. Adem soyundan gelenlerde! Tutunduğumuz şeyler ile sınanıyoruz çünkü maddeden sıyrılıp mana dünyasına geçmenin tek yolu bu. Dna'mız sıfır noktasının kayıtlarına sahip... Bu kayıtlar açığa çıkıp aktive olduğunda tüm evrene yayılır. Günümüzde Dna'lar çok hızlı aktive olmaya ve bu bilgiler açığa çıkmaya başladı. Herşey planlandığı şekilde ilerliyor

Öz irade harekete geçti ve uyanış başladı...Ortak bilince katkıda bulunmaya başlayan insanlar, kendilerine yüklenen programı irade ve kararlılık  ile açabilir. Bulmaya, bilmeye, olmaya çalışalım. Bulanlar arayanlardır...

Duygu ve düşünceler insanı madde dünyasına hapseder. Kurtulmanın tek yolu gözlemci olmak; kolektif bilince pompalanan duyguları gözlemlemek, duygu ve düşüncelere takılı kalmadan Hakikat'i görebilmek. 

Zihnimizde sanal bir oyun yarattık, bu oyunun içinde bir görev aldık ve orada kaybolduk. Ruh deneyimlemek istediğini seçer, zihin maddi dünyada var eder ve deneyim başlar. Her şey oyundan ibaret. Seçen de biziz, oynayanda...Taraf olmayı, yargılamayı, korkmayı bırakanlar geçecek sınıfı...Sınıfı geçenler için zihin labirentinden çıkış gerçekleşecek ve Hakikat ortaya çıkacak.

 

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

5 Elemente Göre Kişilik Özellikleri

Mutluluk ve Kitabım

AN'da Yaşamak, Akışta Kalmak