Nurani Akıl
Ruh ve beden... Tutku ve ihtiraslarımız bedenimize, paylaşmak ve sevgi ise ruhumuza aittir. Ruhumuz saf sevgidir ve Allah'ın mekanı olan vicdanımızda açığa çıkar.
Duygularımız, düşüncelerimizin kalbimizde oluşturduğu dalgalardır. Duygu ve düşüncelerimiz bedene aittir ve kin, öfke, kıskançlık, kibir, nefret gibi düşüncelerimiz kalp gözümüzü kapatarak cehennem sarmalının içine sokar bizi. Duygu ve düşüncelerimizi kontrol ederek zihin ve beden kalıplarından kurtulmayı başardığımızda yani 'ben' demekten vazgeçtiğimizde; akla sevgi akmaya başlar, akıl aydınlanır ve 'Nurani Akıl' devreye girer. Nurani akıl; sevgidir ve aklın ışımasını sağlayan Hakikat'tir...Her şeyde kendini gören, kendinde her şeyi görmeye başlayan kişi için ikilik ortadan kalkar. Bu durum varlığın en güzel titreşimine, Yaradılışın kalbine, Hakikat'e ulaşmaktır...
Varlığımızın özü sevgidir ve biz sevgi ile titreşmeye başladığımızda kendimizi cennette buluruz...Fecr Suresi der ki;
"Ey imanın huzuruna kavuşmuş insan!
Sen O'ndan hoşnut, O senden hoşnut olarak rabbine dön.
Böylece has kullarımın arasına sen de katıl.
Cennetime gir!"
(27-30 Ayetler)
🍀🌈🍀🙏
YanıtlaSil