Şeytan İçimizde

 

Herşey bizle alakalı ve tüm evren insanda gizli. Bugünlerde sürüngenlerden bahsediliyor, Reptilianların dünyayı işgal edeceği ile ilgili bir panik havası dünyayı sarmış durumda...

Bir yumurta hücresini dölleyen sperm yılana benzer! Bebeğin ilk oluştuğu evrede beyin ile bağlantı halindeki omurga sürüngene benzer! Dürtülerle hareket eden ilkel beynimize sürüngen beyin diyoruz... Beynimiz üç bölümden oluşur; hayatta kalmamızı sağlayan, dürtüleri ile hareket eden ilkel beyin, motor ve duyusal becerileri yönlendiren orta beyin ve yüksek organizasyon yeteneği olan gelişmiş ön beyin. Herşey içimizde! 

Önemli olan biz hangi beynimizi aktif edeceğiz? İlkel, dürtüsel beynimizin yönetiminde mi yaşayacağız? Yoksa üst akıl diyebileceğimiz üst beynimizi kullanarak farkındalık içinde mi?

Dış dünya, iç dünyamızın yansımasıdır ve biz değiştikçe dış dünyamız değişir. İnsanlığın büyük bir kısmı üst akıla geçtiğinde bizi üst akıl yönetmeye başlar. İnsanlığın çoğu sürüngen beynin yönetiminde ise ilkel beyin yönetir.

İç dünyamız dış dünyamızı şekillendirdiğine göre biz kendimize odaklanalım, gereksiz şeylerle zihnimizi(dünyamızı) meşgul etmeyelim. Çünkü zihnimizde kurguladığımız şeyler gerçekliğimiz olabilir!

İyilik de, kötülük de içimizde! Melekler ve bir melek olan şeytan da içimizde. Önemli olan bizim hangi kanalı aktive ettiğimiz ve hangi kanala bağlandığımız! Korkuyu değil, sevgiyi seçelim ve seçimlerimizin tüm dünyayı değiştirecek bir etkiye sahip olduğunu unutmayalım...Sevgi dolu insanların sayısı arttığında dünya da sevgi dolu bir yer olacak...